Oyun denildiğinde aklımıza genellikle çocuklar gelir. Ancak oyun, sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de önemli ve gerekli bir aktivitedir. Yetişkinlik hayatı, sorumluluklar ve günlük streslerle doluyken, oyunun eğlenceli ve rahatlatıcı etkilerini yaşamımıza dahil etmek bize büyük faydalar sağlayabilir. Bu yazıda, yetişkinler için oyun alanı yaratmanın neden önemli olduğunu ve oyun oynamanın ruhsal ve fiziksel […]
Akran baskısı denince genellikle akla ergenlik dönemi gelir; gençlerin arkadaş çevrelerinin etkisiyle aldıkları kararlar, giydikleri kıyafetler veya sosyal ortamlarda sergiledikleri davranışlar akran baskısının tipik örnekleridir. Ancak, bu durum sadece gençlere özgü değildir. Yetişkinler de akran baskısına maruz kalabilir ve bu baskı, yaşamlarının farklı alanlarında önemli kararlar almalarına etki edebilir. Bu yazıda, akran baskısının yetişkinlerde nasıl
İlişkilerde zaman zaman çatışmalar yaşamak kaçınılmazdır. Bu çatışmalar, bazen ilişkileri zedeleyebilir, bazen de daha güçlü ve sağlıklı bağların oluşmasına yardımcı olabilir. Önemli olan, bu çatışmaları nasıl yönettiğinizdir. Bilimsel temellere dayalı stratejilerle, ilişkilerdeki çatışmaları daha etkili bir şekilde yönetebilir ve ilişkinizin sağlığını koruyabilirsiniz. Bu yazıda, çatışmalarla başa çıkmanın bilimsel yollarını keşfedeceğiz. Çatışma Nedir ve Neden Ortaya
Günlük yaşamımızda karşılaştığımız stres ve zorluklar, duygusal dengemizi etkileyebilir ve bizi duygusal düzensizlik (dysregulation) ile baş başa bırakabilir. Duygusal düzensizlik, duygularımızı yönetmekte zorlandığımız ve ani, yoğun duygusal tepkiler verdiğimiz durumları ifade eder. Bu yazıda, duygusal düzensizliğin ne olduğunu, nedenlerini ve bu zorluğu aşmak için bilimsel temellere dayalı stratejileri ele alacağız. Duygusal Düzensizlik Nedir? Duygusal düzensizlik,
İlişkilerde iletişim, yalnızca günlük etkileşimlerimizin bir aracı değil, aynı zamanda derin, anlamlı bağlar kurmanın temelidir. Etkili iletişim, karşılıklı anlayış, saygı ve güven inşa etmenin anahtarıdır. Bu, ilişkilerimizin kalitesini belirleyen ve duygusal bağlılığımızı derinleştiren bir süreçtir. İlişkilerin dinamik doğasını anlamak ve derin bağları nasıl geliştirebileceğimizi keşfetmek, her iki tarafın da tatmin edici ve destekleyici bir ilişki
Yalnızlık, modern çağın en yaygın psikolojik sorunlarından biri haline gelmiştir. Bu duygusal durum, bireyin sosyal bağlarının eksikliği veya mevcut ilişkilerinin yetersizliği nedeniyle kendini izole ve desteksiz hissetmesi olarak tanımlanabilir. Yalnızlık, sadece bireysel bir sorun değil, aynı zamanda toplumsal bir mesele olarak da önem taşır. Bu yazıda, yalnızlığın nedenleri, etkileri ve çözüm yolları üzerinde duracağız. Yalnızlığın
Orta yaş krizi, pek çok insanın yaşamında önemli bir dönüm noktasıdır. Bu dönem, değişim, dönüşüm ve kendini yeniden keşfetme zamanı olabilir. Bu yazıda, orta yaş döneminde yaşanan psikolojik değişimleri, bu değişimlerin neden olduğu zorlukları ve bu zorluklarla başa çıkma stratejilerini detaylıca inceleyeceğiz. Orta Yaş Döneminin Psikolojisi Orta yaş, genellikle 40 ile 60 yaş arasını kapsayan
Kariyer değişiklikleri, hayatımızın dönüm noktalarından biri olabilir. Bu süreç, sadece profesyonel yaşamı değil, aynı zamanda kişisel kimliğimizi ve zihinsel sağlığımızı da derinden etkiler. Bu yazıda, kariyer değişikliklerinin psikolojik yönlerini ve bu sürecin zihinsel sağlığımız üzerindeki etkilerini ele alacağız. Kariyer Değişikliğinin Psikolojik Boyutu Kariyer değişikliği, birçok duygusal ve psikolojik reaksiyonu tetikleyebilir. Bu süreç, bireyin kendi hakkındaki
İkinci Baharın Yaşı Yoktur Yaş ilerledikçe, hayatta ikinci, üçüncü, hatta dördüncü bir baharı yaşamanın imkansız olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak gerçek şu ki, yaş sadece bir sayı ve yeniden başlamanın yaşı yoktur. Bu yazıda, ilerleyen yaşlarda nasıl yeniden başlayabileceğinizi, fırsatları nasıl yakalayabileceğinizi ve yaşam kalitenizi nasıl artırabileceğinizi ele alacağız. Bu konu sadece hayatın romantik yönü ile ilgili
Özsaygının Önemi Özsaygı, bireyin kendi değerini tanıma ve kabul etme yeteneğidir. Sağlıklı bir özsaygı, bireyin duygusal, sosyal ve psikolojik refahı için temel bir unsurdur. Ancak, birçok yetişkin özsaygı sorunlarıyla karşı karşıyadır ve bu, genellikle stres, anksiyete ve depresyon gibi duygusal sorunlara yol açabilir. Özsaygı, çocukluk ve ergenlik dönemlerinde şekillenir, ancak yetişkinlikte de değişebilir ve geliştirilebilir.
Yaşlanma ve Zihinsel Sağlık Arasındaki İlişkiyi Anlamak Yaşlanma süreci, biyolojik, psikolojik ve sosyal değişiklikleri de beraberinde getirir. Çoğu insan yaşlanmayı sadece fiziksel bir süreç olarak görmeye meyillidir; fakat zihinsel sağlık da bu sürecin ayrılmaz bir parçasıdır. Özellikle ilerleyen yaşlarla birlikte bilişsel işlevlerde, duygusal denge ve stresle başa çıkma yeteneklerinde değişiklikler olabilir. Zihinsel sağlık ve yaşlanma
Evlilik ve uzun süreli ilişkiler, çoğu insanın hayatında önemli bir yere sahiptir. Bu tür ilişkiler, bireyin duygusal, psikolojik ve hatta fiziksel sağlığı üzerinde belirleyici etkilere sahip olabilir (Robles ve ark., 2014). Evlilik ve uzun süreli ilişkiler, birlikte yaşamanın ve birlikte büyümenin farklı yönlerini sunar. İlişkilerin bu kadar merkezi bir rol oynaması, onların karmaşıklığını ve yönetilmesinin
İş ve Özel Hayat Dengesi Neden Önemli? İş ve özel hayat dengesi, modern çağın en göz ardı edilen, ama en kritik konularından biridir. Eğer dikkate almazsanız, bu dengesizlik işteki performansınıza ve özel yaşamınızdaki mutluluğunuza zarar verebilir (Allen ve ark., 2000). Bu yazıda, dengeyi nasıl sağlayabileceğiniz üzerine derinlemesine bir bakış sunacağım. İşte geçirdiğimiz saatlerin artması ve
İnsanlar arasında duygusal bir bağ oluşturmak, sürdürmek ve geliştirmek karmaşık bir süreçtir. Sağlıklı bir ilişkinin yürütülmesi, belirli bir çaba, anlayış, ve beceri gerektirir. İşte sağlıklı bir ilişki yürütmek için dikkate almanız gereken bazı anahtar unsurlar: İlişkilerin Temel Taşları 1. İletişim Açık, dürüst ve empatik iletişim, çiftlerin birbirlerini daha derin bir şekilde anlamalarına olanak tanır (Gottman
Durumu Değerlendirin İşinizden memnuniyetsizlik hissetmek oldukça normaldir, ancak sürekli olarak işinizden nefret etmek ciddi bir durumdur. Belki de işinizdeki bazı özel durumlar sizi rahatsız ediyordur ya da belki de işin genel doğası sizi memnun etmiyordur. Durumu anlamak, nasıl ilerleyeceğinizi belirlemek için ilk adımdır. Hangi işin sizi rahatsız ettiğini belirlemek için iş yerindeki belirli görevler, ilişkiler
